Demir-çelik, insanlık tarihinde çok eski zamanlardan beri bilinmekle birlikte geniş ölçüde kullanımı günümüzden 2 yüzyıl öncesine kadar uzanır. 17.yy gerçekleşen endüstri devrimi ile birlikte metal, ilk kez köprü yapımında kullanılmıştır. Dünyanın bilinen ilk metal köprüsü İngiltere'de Severn nehri üzerinde yapılmıştır. Pik demir (font) kullanılarak yapılan 30,5 m uzunluğundaki bu köprü, demir kullanılarak yapılan ilk mühendislik ürünü çelik köprü olarak bilinmektedir.
Dünyanın ilk metal köprüsü 1779 yılında İngilterenin Severn kentinde 378 ton malzeme kullanılarak yapılmıştır. 30,5 m uzunluğunda olup halen kullanılmaktadır.
İlk köprü örneklerinde kemer tarzının kullanılması, pik ve kâgir malzemelerin çekme mukavemetinin az olmasındandır. 1875 yıllarında dövme çeliğin bulunması ile pik (font) köprülerin dönemi kapanmıştır. Dövme çeliğin çekme mukavemeti yüksek olduğundan mühendislere yeni ufuklar açılmıştır. Dövme çelik üretimi ile dolu gövdeli, kirişli, kafes kirişli köprü dönemi de başlamış, dövme çelik kullanılarak asma köprü yapımı da bu gelişmelerden sonra olmuştur. 18.yy ikinci yarısından sonra Bessemer ve Thomas yöntemlerinin bulunuşu ile ham demirin sıvı durumundayken arıtılması sağlanarak dökme çelik üretiminde önemli gelişmeler sağlanmış, dövme çeliğin yerini dökme çelik almıştır.
2O. yy başlarında elektrikli dökme çelik fırınlarının çoğalması ile birlikte dökme çelik üretimi önemli oranda artmıştır. Dökme çeliğin yoğun olarak yapılarda kullanılmaya başlanması ile bu alanda çok hızlı ilerlemeler kaydedilmiştir Ve bu dönem günümüz modern çelik yapı tekniğinin başlangıç noktası olur. Metalürji alanında elde edilen gelişmeler ve yeni üretim teknikleri sonunda, çeliğin özel ısıl işlemlerden geçirilerek normal kalitedeki yapısal çelik malzemelerinden çok daha kaliteli ve yüksek mukavemetli çelik türlerinin de üretimine başlanmıştır. Artık günümüzde çok katlı ve yüksek nitelikli yapıların tamamında çelik kullanımı bir standart haline gelmiştir.